Aydın Engin: Peki aslı varken, hası varken  çakmasına kim, niye oy versin ki?

AYDIN ENGİN: PEKİ "ASLI" VARKEN, "HAS"I VARKEN "ÇAKMA"SINA KİM, NİYE OY VERSİN Kİ?

T24 yazarı Aydın Engin, Ankara belediye başkanlığı adaylığı için adı geçen Mansur Yavaş'la ilgili köşe yazısı kaleme aldı.

T24 yazarı Aydın Engin, Ankara belediye başkanlığı adaylığı için adı geçen Mansur Yavaş'la ilgili köşe yazısı kaleme aldı. 

Engin'in yazısının tamamı şöyle:

"Farkındasınız değil mi ? Ankara'da Mansur Yavaş adlı bir siyasetçi var ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için partiler onu paylaşamıyor. Adam hangi partinin belediye başkan adayı olursa, o parti Ankara'yı alıp götürecek sanılıyor...

Mansur Yavaş neden bu kadar önemli?

Belediyecilikte çığır açan marifetler gösterdiği için mi ?

Evet ve hayır.

Tamam 1999'dan 2009'a kadar iki dönem üstüste MHP adayı olarak Beypazarı Belediye Başkanlığını kazanmış. Kentte iyi işler yapmış olacak ki 2001'de "En iyi yerel yönetici", 2004'de de "Yılın belediye başkanı" seçilmiş.

İyi de 45 bin nüfuslu Beypazarı belediye başkanlığı  ile ile 5,5 milyonluk Ankara belediye başkanlığı arasında birbiriyle karşılaştırılamaz bir fark olsa gerek. Ankaralı seçmen "Bu adam Beypazarı'nda çok iyi işler yaptı, onu seçeyim Ankara'da da yapsın" diye sandık başına koşup Mansur Yavaş'ı seçecek değil herhalde.

Nitekim 2009 seçimlerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına MHP adayı olarak katılmış ama Melih Gökçek'in (AKP) ve Murat Karayalçın'ın (CHP) ardından nal toplamış.

Yani adamın siyasal çizgisi MHP.  Yani yer yer ırkçılığa da gözkırpan bir Türk milliyetçisi.

*   *   *                                             

Mansur Yavaş 2009'da Devlet Bahçeli ile ters düştü.  Bahçeli onu defterden sildiğini açıkladı. O da MHP'den istifa etti.

2014 seçimlere arifesinde ise CHP'nin kapısını çaldı. Belki de CHP onun kapısını çaldı. Orası kapalı kapılar ardında kaldı, bilmiyoruz. Bildiğimiz seçimlerde "kıdemli Türk milliyetçisi" Mansur Yavaş CHP'nin Ankara Büyükşehir belediye başkanı adayı olarak karşımıza çıktı.

Seçilemedi ve 2016'da CHP'den istifa etti.

Demokrasi kültürünün gelişkin olduğu bir ülkede, bu kadar  keskin siyasal yalpalamaların ardından seçimde de yenilen biri siyaset defterini kapatır. O kapatmazsa kapatırlar...

Besbelli ki Mansur Yavaş defteri kapatmamış. 2019 seçimlerinde de bir yerlerden aday olacak gibi.

CHP'nin  ve İyi Parti'nin onu Ankara'dan aday gösterme hesapları epeydir biliniyor.

Meral Akşener iki gün önce gazetecilerin sorusunu ilginç vurgularla cevapladı:

- Mansur Yavaş'ın İyi Parti'nin Ankara adaylığını tercih et mee sii nii çok is tee rim...

CHP tepeleri ise adaylığı konuşulan, düşünülenler arasında Mansur Yavaş'ın yer aldığını saklamıyor, reddetmiyorlar.

Mansur Yavaş ise her iki partinin ortak adayı olarak seçimlere girme niyetinde. Bunu açıkça söylemedi ama Ankara gazetecilerinin kulaklarına fısıldanan bu.

Şimdi de AKP'nin yaptırdığı bir anketten AKP adayı olarak onun (da) çıktığı açıklandı.

Yani Mansur Yavaş adlı milliyetçi siyasetçi İyi Parti, AKP ve CHP için tam bir bulunmaz hint kumaşı...

MHP'nin kuyruğunda milliyetçiliğe hız veren AKP ve Reisi'nin Mansur Yavaş gibi milliyetçiliği kıdemiyle kanıtlanmış birini başkent belediye başkan adayı olarak görmek istemesini anlayabiliriz.

Keza MHP'nin yumurta ikizi ve düşman kardeşi İyi Parti'nin de Mansur Yavaş'ı aday gösterme niyet ve çabasını anlamak mümkün.

Peki CHP'ye ne oluyor?

*   *   *

Bence olan CHP'ye oluyor.

2014'deki Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday gösterdiği Ekmelettin İhsanoğlu'nun 7 Haziran 2015 milletvekili seçiminde MHP'den aday olup seçildiğini hatırlayın.

MHP çizgisinden gelen Mansur Yavaş'ın yukarıda anlatılan CHP serüvenini de hatırlayın.

31 Mart 2019 yerel seçimlerinde büyük kentler için düşünülen belediye başkan adaylığında milliyetçi ya da muhafazakar denen kesimden arayışlar sürüp gidiyor.

Bir Allahın kulu çıkıp da "Yahu biz CHP'yiz. Sosyalist Enternasyonal üyesi bir partiyiz. Kendimizi sosyal demokrat parti olarak tanımlıyoruz. Milliyetçi, muhafazakar kesimlerden aday çıkarmak gibi bir hesabımız olabilir mi? Bu bizim kendimizi inkar anlamına gelmez mi" demiyor.

Diyemiyor.

Akıl almaz bir aymazlıkla sola, Kürt siyasal hareketine mümkün olduğu  kadar uzak durarak, buna karşılık diliyle, söylemiyle, adayıyla, haliyle tavrıyla sağa açılarak, sağa yanaşarak, milliyetçiliğe yaslanarak oylarını artırma hesabında.

Peki "aslı" varken, "has"ı varken  "çakma"sına kim, niye oy versin ki?"

Yorum Gönder

Yorumlar